3 Temmuz 2012 Salı

Çağrı Merkezinde Çalışmak

    Bundan 6 yıl önce Türkiye'nin bir numaralı çağrı merkezinde işe başlamıştım. İş görüşmesiyle başlayıp, işten ayrılana kadar geçen süre içerisinde bana birçok şey öğretti, hayatıma yenilikler kattı. Kurumsal bir firma, bitmeyen eğitimler,süreçler, yeni insanlar, iş arkadaşları, müdürler, yöneticiler ...

    O kalabalığın içinde kaybolmamak imkansızdı. İyiki çalışmışım, iyiki emek vermişim, iyiki hayatıma birşeyler katmasını sağlamışım. Benim gelişmemde çok yardımcı oldu. Herkese öneririm çağrı merkezinde deneyim kazanmayı. O atmosfer tadılmalı, o heyecan yaşanmalı.

     Müşteri arıyor. Mutlaka bir sorunu vardır, yoksa kimse ''hayırlı işler'' demek için aramıyor. Binbir türlü sorular, anlaşılamayan insanlar, anlatılamayan cümleler, cevapsız sorular, koltuğa gömülüp kalmalar. Anlatılmaz, yaşanır diyorum sadece.

   Sakin olmak zorundasınız. Evinizle, işinizle, eşinizle, sevgilinizle olan sorunlar; o kulaklığı taktıktan sonra unutulmak zorunda. Profesyonel olmak zorundasınız. 

   Sürekli kendinizi yenilemek zorundasınız. İnsanlar duydukları,öğrendikleri, sizden önce aldıkları haberleri mutlaka size soruyorlar. Siz onlar için ''güven'' demeksiniz çünkü. O koca firmayı temsilen orda bulunuyorsunuz ve yanlış yapma hakkınız yok. İnsanoğlu hata yapar ama burda şansınız yok. Mutlaka bilmelisiniz, bilmiyorsanız soracaksınız, müşteriye eksik, yanlış bilgi vermek asla kabul görmüyor. Daima haklı.

    O kulaklığı ilk taktığınız zaman yaklaşık bir hafta kadar zorlanıyorsunuz, kulağınız ağrıyor, ses tonunuzu ayarlayamadığınız içinde boğazınız. Ama sonra herşey yoluna giriyor. Çalışma şartları genellikle vardiyalı, düzenli bir hayatım olsun diyorsanız, bu sizi fazlasıyla yoracaktır. İşlem yaptığınız ekran, bilgilendirme ekranları genelde farklı olduğu için bilgisayarı iyi kullanmanız, araştırmacı ve pratik oluşunuz size her zaman artı kazandırır. Mailinizi sık sık kontrol etmeniz gerekmektedir. Sürekli değişimler, yeni bilgiler tarafınıza bildirilir.

    Bir süre sonra herşeyi oturtuyorsunuz zaten. Pratiklik kazandığınız için, hem müşteriyle konuşuyor, hem makyaj yapıyor, hem mesaj atabiliyor ya da yanınızdaki arkadaşınıza birşeyler anlatıyorsunuz.
Birgün, Ali  diye bir müşteriyle konuşuyorum, bir taraftanda erkek arkadaşıma mesaj atıyorum. Tabi, Ali bey diye diye mesajda da Ali bey yazınca, erkek arkadaşıma açıklayana kadar akla karayı seçmiştim :) İyiki adama aşkım demedim :))) O yüzden mesaj atmamak daha iyi.

    Çağrı merkezinde kariyer yapmak istiyorsanız, FARK YARATMAK en önemli kriteriniz olmalı. Müşteri memnuniyeti sağlamak, verimlilik, işinizdeki tutku, çalışma arkadaşlarıyla olan ilişkiler, profesyonellik. Bunların hepsi bir zincirin halkalarıdır. Olmazsa olmazlar.

   Çağrı merkezinde kariyer yapma hedefiniz olmasa bile öğrendikleriniz, aldığınız eğitim ve sertifikalar. Yeni bir iş kapısı açmaya yeterli olacaktır.

   İyi bir dinleyici olmalısınız ayrıca. Dinlemediğiniz sürece istenileni anlamayacak ve yanlış yapmanız kaçınılmaz olacaktır. Devamında müşteri şikayetiyle ilgilenmek inanın daha da zor oluyor. Çünkü performansınızı etkileniyor.

     Bu yazıyı yazmak istedim. Bugün bilgi almak için aradığım çağrı merkezi çalışanının hatalı bilgi vermesi sonucunda 1 saatimi kaybettim.

     Hepimizin vakti kıymetli bunu asla unutmayalım.

1 yorum:

  1. Birde mafya sektorune benzer. Girmek kolay cikmak cok zordur :))

    YanıtlaSil