29 Eylül 2013 Pazar

SONBAHAR

Rengarenk şalları omzumuza geçirebiliriz.
Arkadaşlarla ada gezisi yapabilir, bu güzel mevsimin tadını çıkartabiliriz.
Günü birlik trekking turlarına katılabilir, renk ahengi icinde olan yaprakları seyredebiliriz. Yaprakların rüzgarla olan dansları sayesinde çıkardığı sesleri dinleyebiliriz.
Televizyon izlerken, pikemize sarılıp, elimizde kahveyle anın tadını yaşayabiliriz.
Yeşilçay, rezene, papatya gibi bitki çayları içerek, hasta olmayı engelleyebiliriz.
Sahlep ve sıcak çikolataya "hoşgeldin" diyebiliriz.
Yazdan kalan pastırma sıcaklarında " güle güle yaz" partisi yapabiliriz.
Akşam saatlerinde vapura binip, boğazı, yalıları, mehtabı, ayın güzelliğini, yıldızların ışıltısına kapılabiliriz. Hırkanızı almayı unutup, hasta olmayın.
Ev kuşu kız arkadaşlarınızla, pijama partisi yapabiliriz.
Sahile gidip, bankta oturmak, cekirdek çıtlamanın, denizi seyretmenin doyumunu yaşayabiliriz.
Kayalıklarda oturup denize taş atıp, sonsuz düşüncelere kapılabilir; kumlara uzanıp bulutların dansını izleyebiliriz.

Rüzgarı, ruhumuzda hissedebilmektir, Sonbahar.

    Sonbahar kimine hüzün, kimine mutluluk, kimine kayboluştur. Değişen hava koşulları, aniden başlayan sağanak yağış,  rüzgar,  yalanci güneş.
Bazılarının yağmur botlarıyla, bazılarının sandaletleriyle; bazılarının hırka,  bazılarının t-shirt ile sokağa çıkmasıdır.  Rengarenk insan karmaşasıdır sonbahar.
Metropol kentte yaşamın koşturmasıdır sonbahar.

Belki bir "hoşcakal" hissi yaratır; belki de, yepyeni bir "merhaba".

Sonbaharı sevmeseniz de, yaz çocuğu olsanız da, onunla iyi geçinin :)

Hayırlı pazarlar..






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder