Susuyorum.çünkü konuşursam kalp kırmaktan korkuyorum
Çünkü içimdeki sesi dinleme fırsatım var.
Çünkü korkuyorum yanlış anlaşılmaktan.
Sürekli konuşan biri olunca, şaşırıyorlar bazen..Hastamısın
neyin var diye?
Oysa kendime küsüyorum.İnsan kendine küser mi hiç?
Ben küsebiliyorum.
Bazen beni anlamıyor,dinlemiyor. Savaşmaktan yoruluyorum
kendimle. Beynim yoruluyor uğraşmaktan.
O yüzden susuyorumki! Belki anlar o
zaman kırgınlığımı.
Belki söz dinler ozaman.
Dinliyormu peki? Affediyormuyum onu?
Evet benden özür dilemesini çok güzel biliyor.
Deniz karşı içtiğimiz bir kahve yada sahildeki yürüyüş
esnasında anlatıyor oda kendini, kendi haklı olduğu yanları.
Düşünüyorum ozaman gerçekten doğru mu söyledikleri?
Bazen evet bazen hayır.
Kimisinde haklı kimisinde haksız..
Ama yaptıkları için, beni benle bıraktığı için, anlayışla
karşıladığı için affediyorum onu.
Bir fincan kahve hatrına.
Orta yol buluyoruz sonra.yeni bir plan çiziyoruz. Onu
uygulamaya başlıyoruz.
Yeni bir heyecan kaplıyor bedenimi, aldığımız kararları
uygulamaya başlayacağımız esnada.
Ozaman değmeyin keyfime..yüzümde güller açıyor. Herkese
enerji saçıyorum. Her şey yolunda gidiyor, insanları mutlu ediyorum.
Ozaman işte kendimi çok seviyorum.
Şimdi lütfen izin verin susayım. Susayım ki, kendi savaşımı
kazanayım yoksa; hep susmak zorunda kalacağım.
Bu beni korkutabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder