Pelin, üniversite okurken, ailesinin kararı ile kendinden 10 yaş büyük Taner ile evlendirilmişti. Eğer bu evliliği yapmasaydı, okul hayatı sona erecekti. Pelin, Taner' i sevmiyordu, aynı evin içinde iki arkadaş gibilerdi. Evliliği kötü giden insanların yaptığı gibi, kendini işine adamış ve bu ona başarı sağlamıştı. Bu başarısından dolayı büyük bir firmadan aldığı teklifle, marka yönetici olarak işe başlayacaktı.
İlk iş günü, hayat onun için planlarını çoktan yapmıştı. Acaba onu ne sürprizler bekliyordu?
Bora, yeni başlayacağı şirkette iş geliştirme ve planlama departmanı müdürü idi. Evliliği çatırdayan mutsuz ama iş hayatında idealleri olan bir adamdı. İyi bir evlilik, iyi bir iş hayatı ile eşdeğer de olmak zorundaydı. Ailesi bu şekilde öğretmişti. Bora' dan her zaman yüksek beklentiler içerisindeydiler.
Pelin ve Bora' nın tanışma hikayesi de böyle başladı. İlk başta yanlış anlaşılmalar, sonra heyecanlar derken duygu fırtılarını esmeye başladı. Sorun ise; evlilikleriydi.
Pelin ve Bora' yı neler bekliyordu?
Ailemizin mutlu olması için, çoğu zaman kendimiz adına alınan kararlara sesimizi çıkartamayız. Onlar üzülmesin, onlar bizim iyiliğimizi düşünüyorlar derken; kendi kararlarımızı veremez, kendi fikirlerimizi unutur, kendi hayatımızdan vazgeçeriz. Hayat ise; hiç bir zaman planlandığı gibi gitmez. Bizlere her daim sürprizleri vardır. Olmadık yerden çıkar karşımıza. Öfkelerimize yeniliriz, kıskançlığımız bizi kasıp kavurur, ya da mutluluğumuzun tadını çıkartamayız. Çünkü hep bir engel vardır. Ya içimizde, ya da çevremizde.
Dolu dizgin aşk hikayesi bu kitapta.
Haydi hep birlikte okuyalım..
(Sevgili yazarımız, kitabın devamını heyecanla bekliyorum.)
DİDEM MORALIOĞLU
SENİ YİNE SEVERDİM
DESTEK YAYINLARI
200 SAYFA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder